Kadınların adet siklusu diye adlandırılan dönem son görülen adetin ilk gününden, bir sonraki adetin ilk gününe kadar geçen zamandır.
Adet düzensizliği nasıl tedavi edilir?
Kadınların adet siklusu diye adlandırılan dönem son görülen adetin ilk gününden, bir sonraki adetin ilk gününe kadar geçen zamandır. Bu süre ortalama 28 gün olmakla birlikte 21- 35 günleri arasında değişebilmektedir. Ortalama bir menstruel kanama 4-5 gün kadar sürer bunun ilk ve son günleri az miktarda ortadaki 2-3 günü ise daha fazla miktarda kanama görülür.
Bu düzen dışındaki kanamalar düzensiz adet kanamaları olarak adlandırılır. Şu şekillerde izlenebilir.
Menoraji: Düzenli aralıklarla olmasına rağmen uzun sürmesi
- Metroraji: Kanama miktarına bakılmaksızın düzensiz, sık aralıklarla gelen kanama
- Menometroraji: Tamamen düzensiz aralıklarla, günleri bile anlaşılamayacak şekilde gelen fazla miktarda ve uzun süren anormal kanama
- İntermenstrüel Kanama: Düzenli periyodlar arasında değişen miktarlarda olan kanama
- Hipermenore: Adetlerin normalden fazla olması olarak tarif edilir. Adetlerin pıhtılı şekilde olması da normalden fazla olduğunu yani hipermenore durumunu gösterir. Çünkü normalde adet kanı içinde pıhtı hücreleri olmadığından adet kanı pıhtılaşmaz
- Polimenore : Düzenli aralıklarla ama 21 günden daha sık kanama
- Oligomenore: 36 günle 6 ay arasında değişen aralıklarla gelen kanama
- Amenore : En az 6 ay kanamanın olmaması
Düzenli adet siklusu neden önemlidir?
Düzenli adet siklusları gebelik planlamasında çok önemlidir. Gebelik oluşabilmesi için sperm ve ovum (yumurta) ‘a ihtiyaç vardır. Sağlıklı bir sperm ile sağlıklı bir ovum ilişki sonrası tüplerde döllenerek rahim içine yerleşirse gebelik gerçekleşir. Bu ise yalnızca ovulasyon döneminde olur. Bu nedenle gebe kalmak isteyen kişi ovulasyon dönemini tespit edip bu dönemde ilişkiye girerse bu şansı arttırır.
Yoğun adet kanamaları olan kadınlarda anemi(kansızlık)gelişmesine bağlı halsizlik, yorgunluk, saç dökülmesi, nefes darlığı, baş dönmesi, baş ağrısı, el ve ayaklarda soğukluk, soluk cilt, göğüs ağrısı gibi bulgular izlenebilir.
Adet gecikmesi durumunda ise, yumurtlama tarihi bilinemeyeceğinden istenmeyen gebelikler, gebeliğin fark edilememesi, karın şişliği, kabızlık, memelerde hassasiyet, şişkinlik, kıllanma artışı kasık ağrıları gibi durumlar olabilir.
Adet düzensizliği durumunda ayrıntılı bir hikaye alınması, rahim ve yumurtalıkların incelenmesi için ultrasonografi, hormon tetkikleri yapılmalıdır. Tedavisi yaşa ve tetkik sonuçlarına göre değişiklikler gösterebilir. Standart bir tedavi uygulaması yoktur. Tedavi kadın hastalıkları ve doğum uzmanınız tarafından tetkikleriniz değerlendirildikten değerlendirilerek kişiye özel düzenlenmelidir.
Adet düzensizliği tedavisi, ayrıntılı muayene sonrası, bütünsel yaklaşımla hastalık değerlendirilmesi yapılarak, kişiye özel tedavisi planlanmaktadır.
Adet düzensizliği tedavisinde bitkisel çözümler bazı hastalarda etkili olmaktadır.